17.04.2013

Site Yöneticisi
tarafından eklendi

3406
görüntüleme

Başkent zehir soluyor

Başkent zehir soluyor

Kirlilik gece Ankara'nın üzerine"siyah bir bulut"gibi çöküyor. Doğalgaz kullanımının yaygınlaşmasına karşın kirliliğin artmasının en önemli nedeni ise motorlu taşıtların egzoz gazları.

Başkentte yıllardır bir türlü çözüme kavuşturulamayan hava kirliliği kış aylarının gelmesiyle bir kez daha hissedilmeye başlandı. Doğalgaz kullanımının kentin genelinde yaygın olmasına karşın kirliliğin motorlu taşıtların egzoz emisyonundan kaynaklandığı belirtiliyor. Mamak, Tuzluçayır ve Altındağ gibi doğalgaz kullanımının az, fakat kömür kullanımının yaygın olduğu yerlerde yaşanan kirliliğin yanı sıra Çankaya'nın tamamında da hava kirliliğinin hissedilir derecede artması dikkat çekiyor.

ENBÜYÜK NEDEN EGZOZ GAZLARI

Motorlu taşıtların egzoz gazları nedeniyle özellikle sabah ve akşam saatlerinde trafiğin yoğunlaştığı bulvar, ana yol ve kavşaklarda oluşan kirlilik gözle görülür bir durum aldı. Söz konusu noktalarda aynı zamanda pis bir koku da oluşurken, her gün yüz binlerce başkentli kirli havayı solumak zorunda kalıyor. İnsan ve çevre sağlığını tehdit etmeye başlayan hava kirliliği aynı zamanda su ve toprağı da kirletiyor. Hava kirliliği kişilerde, baş ağrısı, öksürük, deride kızartılar, gözde yanma, sinirlilik ve konsantrasyon bozukluklarına yol açarken, astım, bronşit gibi birçok hastalığa da davetiye çıkarıyor.

Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Ankara Şubesi Başkanı Zafer Şahin , başkentteki hava kirliliğinin iki başlık altında değerlendirilebileceğini belirterek,"Bir tanesi kent planlaması açısından, diğeri de ulaşım planlaması açısından"diye konuştu. Şahin, başkentte yaşanan hava kirliliğine ilişkin sorunun 1970'e kadar dayandığını söyledi. 1980'lerde başkentin hava kirliliği açısından en sıkıntılı yılları olduğunu dile getiren Şahin, bugün de hava kirliliğinin hala bir sorun olduğunu, kirliliğin engellenemediğini bildirdi. Şahin, Ankara'nın"topografik çanak"denilen etrafındaki dağların arasına sıkışmış bir kentsel yapıya sahip olduğunu söyledi. Şahin, söz konusu yıllarda yapılan planlama çalışmalarında hava kirliliğinin engellenebilmesi için"1990 Ankara Nazım Planı"adlı bir planın önerildiğini kaydetti. Söz konusu planın dönemin İskan Bakanlığı tarafından hazırlandığını anlatan Şahin, plana ilişkin şunları kaydetti:

"Planda, Ankara'nın hava koridorları boyunca, Eskişehir Yolu ve İstanbul Yolu boyunca yakındaki yerleşim alanlarına sıçrayarak gelişmesi öngörüldü. Bu planın birçok kararı gerçekleşti ve bugün Ankara topografik çanak dışına doğru gelişti. Çayyolu, Konut Kent gibi yerlerle Ankara genişleyerek yayılmaya devam etti."

Hava kirliliğinin en önemli nedenlerinden biri olan kömür kullanımı yerine doğalgaz kullanımının büyük oranda yaygınlaştırıldığını belirten Şahin, katı atık yakımından kaynaklanan hava kirliliğinin engellendiğini söyledi. Şahin, Çevre Mühendisleri Odası'nın yaptığı araştırmaların Ankara'da son yıllarda yaşanan hava kirliliğinin asıl nedeninin araçların egzozlarından kaynaklandığını ortaya çıkardığını vurguladı. Ankara'nın bir"akarsular ve vadiler kenti"olduğuna dikkat çeken Şahin, buna örnek olarak İmrahor, İncesu, Akdere, Dikmen ve Portakal Çiçeği vadilerini gösterdi. Söz konusu vadilerin her birinin Ankara'nın havalandırma koridorları olduğunu söyleyen Şahin, ancak geçtiğimiz yıllarda gecekonduların işgal ettiği söz konusu vadilerin öncelikle imar planlarıyla apartmanlarla doldurulduğunu anlattı. Şahin, bugün de kentsel dönüşüm projelerinin vadilerin tamamen kapanmasına neden olacağına dikkat çekti. Hava kirliliği ile mücadele için planlama açısından en önemli aracın işlevsizleştirildiğine işaret eden Şahin,"Havalanma koridorları tamamen tıkanmış durumda bulunuyor. Araçların egzozlarından kaynaklanan hava kirliliğinin hava koridorları yoluyla kentin dışına atılması gibi bir aracımız artık elimizde yok"diye konuştu. Öte yandan ulaşım planlamasının hava kirliliği ile mücadele kapsamında büyük bir öneme sahip olduğunu belirten Şahin, ulaşımda da özel otomobil ağırlıklı bir strateji tercih edildiğini söyledi. Bu strateji çerçevesinde özel araçların kentin her yerine sokulduğunu ifade eden Şahin,"Bunun sonucunda da araçların egzoz gazı emisyonu artıyor. Bu da hava kirliliğini artırıyor"dedi.

'50 ALTGEÇİT KİRLİLİĞİARTIRACAK'

Egzoz gazının artırdığı hava kirliliğinin engellenmesinin toplu taşıma sistemine öncelik vermekten geçtiğini vurgulan Şahin, Anakent Belediyesi yetkililerinin yaptığı açıklamaların tercihlerin bu yönde değil, tam tersi yönde olduğunu gösterdiğini söyledi. Şahin,"Geçen 10-15 yıl içerisinde 1 kilometrelik raylı sistem yapılmamışken, önümüzdeki yıl içerisinde 50 tane altgeçitin daha yapılacağı öngörülüyor. Bu 50 altgeçit daha fazla araç kullanımına, daha fazla egzoz emisyonunun oluşmasına, bu da hava kirliliğinin artmasına neden olacak"diye konuştu.

kaynak: ankarahaber

Yenimahalle Devlet Hastanesi Nerede?

Batıkent / 17.04.2013

Batıkent Devlet Hastanesi Açıldı

Batıkent / 17.04.2013

Ankara'nın Yeni Gözdesi: Acity Outlet

Ankara / 17.04.2013

Yenimahalle devlet hastanesi çocuk doktorları

Batıkent / 14.08.2011

Yenimahalle devlet hastanesi kadın doğum

Batıkent / 14.08.2011